Zuhur

es-Selâmü Aleyküm ve Rahmetullâh

es-Selâmü Aleyküm ve Rahmetullâh

Efendimiz (s.a.s): “Mü’minin niyeti, amelinden hayırlıdır” buyurmuştur...

 

 

Merhaba, sevgili gönül dostları!

 

Âlemlerin Rabbi’ne, Melik’ine, İlâh’ına… Canlı-cansız bütün mevcudatı tasarlayıp var eden, onları yaşatan, vadesi gelenin ruhunu cesedinden ayıran, ruhları berzah/kabir âleminde bekleten ve vakti geldiğinde yeniden beden giydirip mahşere sevk etme kudretine sahip olan Hâlik-i Zîşân’a yarattıklarının adedince, kelimelerinin sayısınca ve kendi razı olduğu şekliyle hamd ü senâlar olsun.

Selam gelmiş ve gelecek bütün insanların Efendisine… Yetimlerin hâmisine, insanların en dertlisine, Rabbu Zü’l-Celâl’in mahbûbuna, ümmetin gözbebeğine…

Yine O’nun tertemiz âline, güzide ashâbına ve kıyamete kadar halis bir kalple onların izinden gidenlere…

Günler günleri aylar ayları takip etti ve bizler yine mübarek bir mana iklime kavuştuk elhamdülillâh. Kandil gecelerinin ruhumuzu aydınlattığı, duaların kabule çok yaklaştığı, fakir, mazlum ve mahzun kulların sevindiği, günahkâr, zengin, kibirli ve muannit olanların hallerini mütalâa etme fırsatı yakaladığı ve en önemlisi de Rızâ-i Bârî’ye eren bahtiyarların, halis niyet ve sâlih amellerinin verdiği manevî hazzı iliklerine kadar hissettiği mübarek “Üç Aylar” var önümüzde… Receb, Şa‘bân ve on bir ayın sultanı, rahmet-i Rahmân’ın cûş u hurûş olduğu kerem ve mağfiret ayı Ramazân-ı Şerîf bütün nefasetiyle hazırlanıyor inanan kalpler için.

Bu kutsal ayların dindeki yeri ve ehemmiyeti, yayın çizgimizle paralel olan sair görsel ve yazılı medyada enine-boyuna ele alındığı için bizler sadece üç aylara münhasır kılmadık bu sayımızı. Gayemiz insan ve insanı ilgilendiren temel konularda fayda sağlamaktır. Bu bağlamda; Allah’ı hatırlamak, kopup geldiğimiz ruhlar âleminden lahutî haberler, Rabbimiz ile aramızdaki bütün perdelerin kaldırıldığı gözümüzün nuru namaz ve namazdaki huşû, hikmet dolu hikâyeler, Allah Rasûlü’nün söz, fiil ve takrirlerinin dinî bakımdan önemi, ölüm, kabir âlemi ve arka planı, müslümanların yaşadıkları kimlik bunalımları ve bunlardan kurtulmanın yolları, yanlış anlaşılan ve yorumlanan vahdet-i vücud konusuna doğru bir perspektiften bakış, yakın tarihimize mal olan müstesnâ şahsiyetler, eğitim-öğretim alanında tekke ve zaviyelerin geçmişte oynadıkları rol ve Kur’ân-ı Kerim tilâveti hakkında bilinmesi gerekenler alanında uzman ve mâhir kalemler tarafından ele alınmış, titiz bir çalışmanın sonunda da siz kıymetli okurlarımıza sunulmuştur.

Kalplerin anahtarı, Allah’ın elindedir.

O, kullarının niyet ve amellerine göre kalpleri evirir, çevirir. Anlaşılan o ki, temiz bir niyet ve bu niyeti süsleyen güzel ve faydalı işler insana Allah katındaki gerçek vasfını kazandırabilir.

“Niyet hayır, âkıbet hayır” demiştir büyüklerimiz…

Efendimiz (s.a.s) de:

Mü’minin niyeti, amelinden hayırlıdır buyurarak hangi iş üzerinde bulunursak bulunalım iyi bir niyete ve sağlam bir zihniyete sahip olmamızın önemini vurgulamıştır âdeta.

İşte bu duygu ve düşüncelerle derlenen yazılarımızı, aynı duygu ve düşüncelerle okuyacağınızı ümit ediyor,

Sizleri, Zuhûr’la baş başa bırakıyoruz.

Müstefit olmanız temennisiyle…


Zuhur diğer yazıları