Ey insanlar, ben sizi sizsiz isterim / Divan-ı Kebir den
Ey gül’. Neden şekere karıştın? Aslında sen, kendin şekersin, şeker gibi tatlısın, hoşsun.
• Ey bir yerde duramayan, dinlenme nedir bilmeyen rüzgarımız! Güle bizden haber götür de de; “Gül bahçesinden kaçıp şekerle dost olan gül, nasıl oldu da yurdundan, anandan, babandan, kardeşlerinden arkadaşlarından ve sana gönül veren, senin için feryat edip duran bülbülden ayrıldın geldin, şekere karıştın, ‘gülbeşeker’ tatlısı oldun?”
• Ey gül’. Neden şekere karıştın? Aslında sen, kendin şekersin, şeker gibi tatlısın, hoşsun. Şeker olduğun için, herkesten çok sen, şekere layıksın ama, neden gül bahçesine karşı vefasızlıkta bulundun? Şeker de, gül de hoş, fakat vefalı olmak her ikisinden de hoş, her ikisinden de tatlı.
• Ey gül, madem ki bahçeden ayrıldın gittin, sana bir iki sözüm var: O güzel yanağını şekerin yanağına koy da şekerden tat al, şeker gibi ol, şekere de bahçeden alıp götürdüğün hoş kokunu ver! O da gül gibi olsun. Ayrılığı göze aldın ama, bu ayrılıkta kazancın da var: Sen şekerin içine girdiğin için gül olarak oradan oraya götürülmekten, yolculuğun cefasından, solup pörsümekten, yerlere atılmaktan, çiğnenmekten kurtuldun.
• Şimdi ‘gülbeşeker’ tatlısı oldun ya, seni yiyenlere gönül gıdasısın, göz nurusun. Bu yüzden artık gülden gönlünü çek; o nerede, bu nerede?
• Sen bahçede dikenle beraber oturuyorsun. Akıl gibi cana yakın idin, insana karıştın. Şekerle beraber iken şimdi insanla beraber oldun. Nur oldun. Haydi şimdi de su günahlarla kirlenmiş yeryüzünden gökyüzüne yüksel menzil menzil, konak konak ta onunla manen buluşma yerine kadar yürü!...
• Ey gül! Sen şimdi dünyaya yukarıdan bakıyorsun da, dünyadaki acaip halleri gördüğün için dünyaya gülüyorsun. O yüzden elbiselerini yırtıyorsun. Ey kızıl kaftanlı, güçlü, kuvvetli yiğit er, ben senin hayranınım!
• Güller “Kim manen Hakk’a uluşmak için merdiven isterse, belanın, ızdırabın bir merdiven olduğunu bilsin de, basına gelenlerden şikayet etmesin! Belalardan korkmasın, canını belalara atsın!” diye naralar atarak, uçuşup saçılarak gökyüzünden gül bahçelerine yağmada...
• Kendine gel de, şu kaptan, gülsuyu çıkaran ustanın testisinden bir yolunu bulup ter gibi sız, o hapsedilmiş kaptan, bir ruh gibi kaç, kurtul.
• Ne de talihliymişsiniz, ne de bahtınız yarmış! Benziniz gül gibi kıpkırmızı. Biz de sizin gibiydik, ruh olduk, kurtulduk. Haydi siz de ruh olun, bu kirli yeryüzünden kurtulun.
• Gülbeşekerden maksadımız, Hakk’ın lütfuyla bizim varlığımızdır. Varlığımız sanki demir kırıntısı, Hakk’ın lütfu ise mıknatıs!..
• Akıl da aynadır. Demirden ayna yapan aynacı, onu parlatmak, ayna haline getirmek için ona çok eziyet etmededir de, bu yüzden olacak, ayna bizi istemiyor, bize gelmiyor, hep biz onu elimize alıyor, ona bakıyoruz. O bize şunları söylüyor ama, kulaklarımız gaflet pamuğu ile tıkalı olduğu için duyamıyoruz: “Ey insanlar, ben sizi sizsiz isterim.”
Divan diğer yazıları
- 03 Nisan 2022 Ey İnsan, Talihlisin, Allah Seni Çok Seviyor
- 03 Nisan 2022 Gönül Kadehimizi Dolduran Aşktır
- 01 Aralık 2021 Divan-ı Kebir´den - Sevgilinin yüzü (c.I, 122)
- 08 Haziran 2021 Aklını başına al da sen can ile arkadaş ol! (c.I, 288)
- 07 Şubat 2021 Sen yaralara merhemsin, dertlere dermansın - Divan-ı Kebir´den
- 28 Eylul 2019 Senin sevgini idrak hususunda bizler çocuklar gibiyiz. Ey can gel de bizi çocukluktan kurtar
- 20 Aralık 2018 Rüzgâr âşık olmasaydı böyle esip durmazdı.
- 09 Mart 2018 Peygamberimiz, Efendimize Hitap, Divân-ı Kebîr´den
- 17 Temmuz 2017 Oruç yüzünden bizim canımız dirilik elde edecektir!
- 23 Şubat 2017 Dîvân-ı Kebîr’den…
- 25 Ekim 2016 Divan-ı Kebir´den...
- 09 Mart 2016 Ben çok eskiden sana gönül vermiştim, şimdi gel de sana canımı vereyim
- 31 Ocak 2016 Hz. Yusuf’un aşkı ile elini kestinse, sakın yarana merhem arama; git, Yusuf’a sarıl!
- 26 Ekim 2015 Divân-ı Kebir´den - Gönül Kabesi
- 06 Kasım 2014 Dîvân-ı Kebîr’den /Mevlânâ (k.s)
- 03 Haziran 2014 Dîvân-ı Kebîr’den -Bize Doğru Gel, Bize
- 08 Şubat 2014 Biz, orucumuzu gök sofrası ile açarız!
- 17 Eylul 2013 Allah'ım! Bizi, Bedenimize Ait İsteklerden, Şehvet ve Hiddetten Kurtar!
- 25 Mayıs 2013 Dîvân-ı Kebîr’den…
- 16 Şubat 2013 Divân-ı Kebîr’den…
- 03 Kasım 2012 Divân-ı Kebîr’den…
- 11 Ağustos 2012 Divan-ı Kebir’den
- 11 Mart 2012 Divan-ı Kebir den / Nasıl Oluyor da Seni Bu Kadar Seviyoruz!
- 25 Aralık 2010 Hz. Mevlânâ’dan
- 22 Temmuz 2010 Ey Gönül- Dîvân-ı Kebîr’den