Fatih TİRYAKİ

Allah’ın (c.c) Boyası

Allah’ın (c.c) Boyası

Örneğin mavinin birçok anlamı vardır. Her şeyden önce mavi sakinleştirici ve dinlendirici bir renktir. Mavi güvenirliği, dürüstlüğü ve kaliteyi de temsil eder.

Etrafımızda gördüğümüz her şey, yüce Yaratıcı’nın kudretine sağlam birer delildir. Yaratılmış her şey de sağlam bir nizam, işleyen bir düzen, kendi içine ve kâinatın geneline bakıldığında da görülmemesi imkânsız bir uyum vardır. Allah (c.c), âlemleri yaratırken bunlarla yetinmemiş, hepsine ayrı bir güzellik de vermiştir. Yani ayakkabıcı sadece bir ayakkabı yapmamış, ayakkabıya sanatsal çizgiler de katarak onun değerini arttırmıştır.

Yaratılan her şeyin kendine has bir rengi vardır. Renklerin insanların psikolojileri üzerindeki etkileri büyüktür. Âlemlerin Rabbi olan Allah’ın (c.c) mahlûkatı yaratırken renklerini de kendilerine has ve bir amaca hizmet edecek şekilde yaratmış olması kaçınılmazdır. Yaşadığımız dünyanın en büyük parçalarının renklerine bakıldığında, bu amaç ve renklerin seçimindeki hassasiyet daha iyi anlaşılacaktır. Örneğin mavinin birçok anlamı vardır. Her şeyden önce mavi sakinleştirici ve dinlendirici bir renktir. Mavi güvenirliği, dürüstlüğü ve kaliteyi de temsil eder. Allah (c.c) gökyüzünü mavi renkte yaratmıştır. O, Kurân’ı Kerim’de şöyle buyurur:

“Yedi göğü tabakalar halinde yaratan O'dur. Rahmân'ın bu yaratışında bir düzensizlik bulamazsın. Gözünü bir çevir bak, bir çatlak görebilir misin? Sonra gözünü iki kez daha döndür bak. Göz aradığı kusuru bulmaktan umudu keserek yorgun ve bitkin bir halde sana döner.” [Mülk, 3-4]

Allah (c.c) göğü sapasağlam yarattığını ve kıyamete kadar da onu ayakta tutacağını, gökyüzüne verdiği renk ile de haber vermiştir. Dünyamızın çok büyük bir kısmını kaplayan denizler, göller ve akarsular da renksiz olmalarına rağmen, gökyüzünün renginin kendi üstlerinde yansıması neticesinde mavi görünürler. Su en başta hayat kaynağıdır. Dinlenmek, rahatlamak ve biraz olsun kafamızı boşaltarak stresten uzaklaşmak için su kenarlarına gideriz. Suyun tasvir edildiği manzara resimlerini, işyerlerimize, evlerimize asarız. Peygamber Efendimiz (s.a.s):

Öfke şeytandandır, şeytan da ateşten yaratılmıştır, ateş ise su ile söndürülmektedir; öyleyse biriniz öfkelenince hemen kalkıp abdest alsın." [Ebû Dâvûd, Edeb/4]buyurmuştur. Bu hadis-i şerifte de, suyun sakinleştirici etkisi belirtilmiştir. Ayrıca uzuvların su ile yıkanması neticesinde, vücuttaki negatif elektriğin de boşaltıldığı bilimsel deneyler ile kanıtlanmıştır.

Yeşil, güvenin rengidir. Paylaşma, cömertlik, huzur, istikrar, sakinlik etkileri oluşturur. Bitkiler, dünyamızın her yerinde ve çoğu değişik tonlarda olsa da yeşil renktedirler. Ağaçlar, çimenler, çiçekler. Kâh yiyerek beslendiğimiz, kâh ilaç yapıp yaramıza merhem ettiğimiz türlü bitki yeşil renktedir. Dervişler yeşil giyerler. Türbeler yeşil renktedir. Tasavvuf’un temelin de, cömertlik, paylaşma, seyr u sülûkta kararlılık ve öfkeyi yutma vardır. Bu nedenle olacak ki mutasavvıflar, kıyafetlerinde,  dergâhlarda ve türbelerde yeşil rengi kullanmışlardır. Yaşam alanımız olan dünyanın büyük bir kısmı da, kahverengi ile boyanmıştır. Kahverengi toprağın ve doğallığın rengidir. Ciddiyet, dayanıklılık, sâdelik, dostluk ve metânetin sembolü olarak kabul edilir. “Şanım hakkı için biz insanı çamurdan, bir sülaleden yarattık.” [Mü’minûn, 12]

Âyet-i kerimede de belirtildiği üzere, insan için en önemli madde olan toprak, yaratıldığımız ve ölünce defnedileceğimiz meta, kahverengidir. Bu sebeple kahverengi biraz da sonumuzu, ölümü hatırlatır bize.

Görüldüğü üzere, yaşadığımız dünyamızın en büyük parçalarının renkleri, en büyük sanatçı olan Allah (c.c) tarafından, yaratılışına uygun mesajlar verecek biçimde yaratılmıştır. En küçük nimetteki pek fark edemediğimiz ayrıntılar bile Allah’ın (c.c) ulûhiyetine ait bütün sıfatları en güzel şekil de anlatacak mesajlar içermektedir. Kul olarak bizim de üzerimize düşeni en güzel şekilde yapmamız, bize bahşedilen nimetlerin şükrünü elimizden geldiğince, en güzel şekilde eda etmemiz ve kulluk görevlerimizi yerine getirmemiz gerekir. Bol bol tövbe istiğfar etmeli ve her daim Allah’ı (c.c) hatırda tutmalıyız. Yaratıcının kudretini yarattıkların da görebilmek, O’nu hatırda tutmak konusunda, bize en büyük yardımcıdır.


Fatih TİRYAKİ diğer yazıları